10 Aralık 2014 Çarşamba

Casting Seçmeleri Üzerine Gerçekçi Yaklaşımlar

Yapımcılara projeye uygun oyuncu adayları sunan casting ajansları, özellikle son dönemde Türk yapımları için yeni yüzler bulmakta zorlandıkları konusunda hemfikir olmuş durumdalar. Çünkü ülkemizde neredeyse her yapımda aynı yüzleri görmekten sıkılmış bir izleyici kitlesi bulunmaktadır. Fakat ne komiktir ki, izleyiciyi heyecanlandıracak yeni yetenekler bulmak da giderek zorlaşmaktadır. Çünkü günümüz koşullarında ön plana çıkan estetik anlayışı gerçekten başarılı oyuncu adaylarının piyasaya girmelerine engel teşkil etmektedir. Böylece özellikle dizilerde birçok hoş ama boş oyuncuları izlemekten sıkılan bir kitle ile karşı karşıya kalınmıştır. Oysa ki casting firmalarının bunu engelleyecek güce sahip olduğunu bir çoğumuzun unuttuğunu söyleyebilirim. Sonuçta projeler için hem yetenekli hem de göze hoş gelen kişileri seçmekle onlar görevli değiller mi?


Casting ajansları son derece zorlu prosedürlerle oyuncu seçmektedir. Bir kere yetenekli olmalısınız. Ayrıca görünüşünüz itibariyle kamera karşısına yakışacak sempatikliğe ya da güzelliğe sahip olmalısınız. Elbette bu sadece zayıf, güzel, uzun ya da yakışıklı gibi sıfatlara sahip kişilerin seçildiği anlamına gelmiyor. Burada önemli olan o kamera önü ışığına sahip olabilmektedir. Bunun için de sanırım yetenekten çok daha fazlasına ihtiyaç duyulmaktadır. Sırf bu ışıktan yoksun olduğu için ne yetenekler sönmüştür kim bilir?.. İşte bu nedenle cast ajansına kayıt olmadan önce öyle büyük hayaller kurmamaya ya da kısa sürede ünlü bir dizi oyuncusu haline geleceğinizi sanmayın. Unutmayın ki sizin gibi milyonlarca oyuncu adayı var ve hepsi de bu hayallerle yola çıkıyor. Oysa ki casting ajansı bu binlerce oyuncuyu seçeneğin bol olması adına yapımcılara sunmakta ve şansınızı milyonda bire indirmektedir.

Yukarıda yazdıklarımın biraz sinir ve moral bozucu olduğunun farkındayım. Fakat gerçekler bu, ne yapayım?

Casting: http://tumayozokur.com.tr/

2 Aralık 2014 Salı

90'ların Unutulmaz Dizisi: Süper Baba

1993 - 1997 yılları arasında Türk televizyonlarının kült yapımları arasında yer alan Süper Baba dizisi, 90'lı yılları unutulmaz yapan etkenlerin başında gelmektedir. Başrollerini Şevket Altuğ, Sümer Tilmaç, Jülide Kural, Şevval Sam ve Bennu Yıldırımlar'ın yer aldığı ekranların en beğenilen ve en uzun soluklu dizilerindendir.


Dizide eşinden boşanarak 3 çocuğu ile yaşam mücadelesi veren bir baba olan Fikret'in (Şevket Aksu) çocuklarıyla olan ilişkileri ve boşanmanın ardından yeniden aşık olmasının hikayesi anlatılmaktadır. Çengelköy semtinde çekilen dizi, yayınlandığı zamanın en gözde dizisiydi ve her cuma akşamın vazgeçilmezleri arasındaydı. Dizinin konusu ise şu şekildedir: Gerçekte en yakın arkadaşı olan Nihat (Sümer Tilmaç)'ın kız kardeşini seven Fiko, yanlış bir karar alarak Şule ile evlenir. Fakat bu evlilik uzun sürmez ve boşanırlar. 3 çocuğu ve babası ile yaşamaya devam eden Fiko, eski aşkı İpek ile yeniden evlenme hayalleri kurarken İpeğin ABD'ye gitmesi sonucu yıkılır. Sonraki zamanlarda oğlunun okuldaki İngilizce öğretmeni olan Deniz (Şevval Sam) ile ilişki yaşamaya başlar. Fakat Deniz'in eskiden kalma hastalıklı bir ilişkisi vardır ve çıkan olaylar neticesinde Fikret hapse düşer. Bu sırada Deniz'de ortadan kaybolur. Bir süre hapiste yatan Fiko, suçsuzluğu anlaşılınca serbest bırakılır. Hapiste edindiği arkadaşına kızına ve kız kardeşine göz kulak olma sözü veren Fiko, zamanla arkadaşının kız kardeşine aşık olur. Arkadaşının kız kardeşi olan Elif (Bennu Yıldırımlar) ile de dizinin finalinde evlenirler.


Türk dizi tarihinin bu kült yapımı için belki daha çok şey yazabiliriz, ancak Bennu Yıldırımlar ile ilk kez tanışmamızı sağlayan bu dizi sayesinde 90'lı yılları unutamadığımız ortadadır.

28 Kasım 2014 Cuma

Hayranlık Uyandıran Bir Kadın; Bennu Yıldırımlar

Her ne kadar oyunculuk ile ilgilensem de çok fazla dizi izleyebilen birisi değilim ve çok fazla hangi dizide kim oynuyor, hangi dizi tuttu, hangi dizi tutmadı gibi soruların cevabını da doğal olarak zamanım yetersiz olduğu için bilemiyorum. Bunun yerine fırsat buldukça son dönemde yayınlanan filmleri takip etmeye çalışıyorum. Yoksa her hafta televizyonun başına geçip, bir diziyi takip etme gibi bir imkanım olmuyor. Bu yüzden sevdiğim oyuncuların ve yönetmenlerin filmlerini asla kaçırmamaya çalışıyorum ve çok sıkı bir şekilde Türk sinemasını takip etmeye çalışıyorum. Özellikle son izlediğim dizinin Süper Baba olduğunu düşünecek olursanız, Bennu Yıldırımlar hayranlığımın da nereden geldiği anlaşılacaktır.



Bennu Yıldırımlar gibi bir kadın oyuncu gerçekten kolay yetişmiyor. Onun kadar yetenekli ve her rolün altından kalkabilen kadın sayısı çok azdır. Özellikle etrafa gülücükler saçan tavırları herkesin onu daha da bir sevmesini sağlıyor. Ben de geçen akşam bi’ yarım saatlik vaktimde televizyonu açıp ne var ne yok bakmak istedim. Ancak Bennu Yıldırımlar’ın karşıma çıkacağını hiç düşünmüyordum. Bennu Yıldırımlar, benim bildiğim en son Umutsuz Ev Kadınları diye bir dizide oynuyordu. Ancak Gönül İşleri diye yeni bir diziye başlamış ve o güzelliğinden hiçbir şey kaybetmemiş halde televizyonda duruyordu. Dayanamayıp, bu diziyi izlemeye başladım. Oyunculuğuna her daim hayran olduğum Bennu Yıldırımlar, bu dizide de yine şahane bir performans sergiliyordu. Başka işlerim olmasına rağmen dayanamayıp, dizinin o bölümünü oturup izlemeye devam ettim.


Bennu Yıldırımlar, yıllar sonra bile beni ekrana kilitleyebilen bir oyunculuğa sahip olduğu için çok özel kadınlardan birisidir. Bu tarzda oyuncular kolay kolay yetişmiyorlar ve yetiştiklerinde insanı bir ömür boyunca büyülemeye devam ediyorlar. Bennu Yıldırımlar’ın yetişmesinde katkıda bulunan herkesi çok fazla tebrik etmek gerekiyor. Özelliklede bugünlerde başarılı kadın oyuncu sıkıntısı yaşanırken böyle bir kadının bu kadar zorlu bir mesleği çocuk oyuncağıymış gibi kolayca idare edebilmesi ve bunun dışında özel hayatını da en iyi şekilde yaşayabilmesi çok zor meziyetler. Bu yüzden ben bu kadına hayranım ve ömür boyunca da hayran olarak kalacağım.

17 Kasım 2014 Pazartesi

Nejat İşler'den Oyunculuk Dersi

Geçirdiği rahatsızlığın ardından Muğla'nın Bodrum ilçesine yerleşen ünlü oyuncu Nejat İşler, burada bir üniversitede hocalık yapmaya başlamış. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi'nin Güzel Sanatlar Fakültesi'nde oyunculuk dersi veren Nejat İşler, artık tüm işlerini buradan takip ettiğini açıklayarak sakin bir hayat geçirmek amacında olduğunu belirtti. Haftanın 2 günü üniversitede oyuncu eğitimi veren Nejat İşler, burada gençler arasında da ilgi odağı olmayı başardı. Deneyimlerinden ve öğütlerinden faydalanmak isteyen gençlere yardımcı olan ünlü oyuncunun yeni bir projede rol almayı şimdilik düşünmediği de biliniyor.


Oyuncu olmak isteyen, ancak konservatuvar sınavını geçemeyen gençlere umut vermeyi ihmal etmeyen Nejat İşler, oyuncu olabilmenin sabırlı olmaktan ve çok çalışmaktan geçtiğini belirterek genç yıldız adaylarını eğitimlerinde ısrarcı olmaları gerektiği konusunda uyarmayı da ihmal etmedi. Oyunculuk eğitimi almanın ciddi bir seçim olduğunu savunan oyuncu, bu yolda çok çalışmanın altını çizerek oyunculuğun bir tür tutku olduğunu söyleyerek gençleri bilgilendirdi.


Konservatuvarı kazanamayan kişiler için konservatuvar düzeyinde eğitim veren Tümay Özokur Atölye'de Nejat İşler'in dediği gibi, oyunculuk eğitimi almayı ciddiyetle ve disiplinle arzu edenlerin seçimi olmaya devam ediyor. Eğer siz de oyunculuk hayallerinizi gerçekleştirmek ve bu parıltılı hayata adım atmak istiyorsanız, mutlaka Tümay Özokur Atölye'yi araştırın.

10 Kasım 2014 Pazartesi

İlk Cast Ajansı Denemem

Hayatımda en çok özendiğim, merak ettiğim ve deneyimlemek istediğim şeylerin başında oyunculuk gelir. Her gün televizyon karşısında ya da sinema perdesinde izlediğimiz ve bin bir kılığa giren bu oyuncuların bu işi nasıl yapabildiklerini hem hayretler içerisinde izler hem de onlara hayran kalırdım. Ben de üniversite sinema okuyan bir arkadaşımla konuşurken bir cast ajansı sayesinde dizi ya da filmlerde ufak da olsa rol bulabileceğimi öğrendim. Bende internette cast ajansı hakkında yaptığım araştırmaların sonucunda bir cast ajansına kayıt olmaya karar verdim ve diğer insanlarında önerdiği kaliteli bir cast ajansına kaydımı yaptırdım.


Cast ajansı aslında hiçte benim beklediğim gibi bir yer değildi. Cast ajansı denilince benim aklımda genellikle büyük ve meşhur oyuncuların olacağı bir yer izlenimi canlanıyordu. Ancak orada yine benim gibi sinemaya ve dizilere gönül vermiş amatör insanlar vardı. Bu cast ajansı içerisinde öncelikle benim kaydımı aldılar ve fotoğraf çekimi için sıra beklememi istediler. Bu fotoğraf çekimi için sıra beklemek hem heyecanlı hem de merak uyandırıcı bir havaya sokuyor. Özellikle fotoğraf çekimi sırasında belirli mimikleri yaptırarak çektikleri fotoğraflar bana çok ilginç gelmişti. Bu fotoğraf çekimlerindeki görseller sayesinde dizi ya da filmlere figüran olarak tabir ettiğimiz yardımcı oyuncuları gönderiyorlar. Özellikle bazı dizilerde bu tür oyunculara çok fazla ihtiyaç olduğundan hayatını figüran olarak idame ettirebilen insanlar var.



Cast ajansına kayıt olduktan sonra buradan bana oyunculuk işi çıkacağını hiç düşünmüyordum. Ancak hemen hemen 2 ya da 3 gün sonra beni arayıp, bir dizi için sete çağırdılar. Sabah 7’de AKM’nin önünde beni servisle alıp, sete götürdüklerinde hayatımda ilk defa bir set görüyordum. Ben üzerimdeki şaşkınlığı atamadan oradaki kalabalık bize bir sürü talimat vermeye başladı ve yapmamız gerekenleri anlattılar. Benim rolüm ise başrol oyuncusunun gelip simit aldığı simitçi rolüydü. Bu cast ajansı sayesinde oynadığım en iyi rolüm değildi ama ilk olduğu için ben de olan yeri çok ayrıdır. Üstelik her zaman hayranı olduğum bir oyuncu ile karşılıklı oynayabilmek de beni çok onurlandırmıştı.

30 Ekim 2014 Perşembe

Menajerliğin Önemi


Kelime anlamıyla menajerlik, bir sanatçının mesleki işlerini onun adına yürüten kişi olarak tanımlanmaktadır. Bu bağlamda menajerliğin bir sanatçının kariyer ve şöhret yönetiminde son derece önemli bir yere sahip olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle günümüzde üzerine birçok görev ve sorumluluk üstlenen menajerlerin sanatçı üzerinde yadsınamaz bir etkisi olduğunu görmezden gelemeyiz. Çünkü sevdiğimiz bir sanatçının bir talk şova çıkmasını sağlayan kişi menajerdir. Yani sanatçıyı halkla buluşturan, onun mesleki atılımlarını gerçekleştiren, planlamasını yapan ve daha ünlenmesini sağlamak adına doğru projelerde yer almasını sağlayan kişiler menajerlerdir.

Peki ya menajerlik mesleği olmasaydı ne olurdu? İşte bu noktada beğendiğimiz sanatçıları görmek, onlarla iletişime geçmek, ya da onları uygun projelerde görmek pek de mümkün olmayacaktı. Çünkü zaten menajerleri sayesinde planlı bir hayat sürebilen sanatçıların menajersiz bir şekilde atacakları adımları tek başlarına planlamaları son derece zor olmaktadır. İşte bu nedenle tüm oyuncuların ve oyuncu adaylarının menajerlik hakkında bilgi edinmeleri gerekmektedir. Hatta daha da önemlisi, tüm ünlülerin oyuncu menajerlik danışmanlığı veren kimselerden yardım almasının gerekliliğidir. Bu nedenle günümüzde sırf bu amaçla açılmış olan birçok ajans mevcuttur. Tümay Özokur atölye de bunlardan birisidir.

Türkiye'nin ilk cast ajansı olan Tümay Özokur Atölye, konservatuvara gitmiş olsun veya olmasın, tüm genç yeteneklerin ve oyuncu adaylarının ihtiyaç duydukları eğitimi alabilecekleri bir yerdir. Oyunculuk eğitiminin yanında şöhret yönetimi ve oyuncu menajerlik hizmeti de sunan cast ajansının bu alanda tercih edilebilir bir opsiyon olduğunu düşünüyorum.

Oyuncu Menajerlik: http://tumayozokur.com.tr/menajerlik-oyuncu/

26 Eylül 2014 Cuma

Taklitçi Misin, Yoksa Oyuncu Mu?


Günümüzde belki de en fazla dikkat çeken mesleğin dizi oyunculuğu olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle kimi ünlü dizi oyuncularının bölüm başına aldıkları astronomik ücretler, yetenekli olduğunu düşünerek oyunculuk eğitimi almaya başlayan birçok genci dizi oyuncusu olmaya özendiriyor.

Türk sinema ve dizi sektörünün yeni yüzlere çok ihtiyacı var, ancak sadece görsel çekicilikle bu dünyaya girmenin de geçici olacağı ortadadır. Çünkü sinema ve televizyon izleyicisi çabuk tüketir ve güzellik de bunların başında gelir. Bu nedenle oyuncu olmanın en önemli koşulunun oyuncu eğitimi almış yetenekli biri olmaktan geçtiğini söyleyebiliriz.

Ülkemizde maalesef her taklit yeteneğine sahip olduğunu düşünen kişi, oyuncu olabileceğine inanıyor. Lütfen siz bu yanlışa düşmeyin. Çünkü taklit yapabilmek ile oyuncu olabilmek gerçekten bambaşka kavramlardır. Oyunculuk, kamera veya tiyatro sahnesi önünde senaristin yazdığı bir role ve karaktere bürünerek izleyiciyi kimi zaman neşeli kimi zaman da hüzünlü durumlar yaşatabilmektir. Oysa ki taklitte zaten var olan bir kişinin hareketlerini ve sesini kopyalamaktır ki, zaten bu durumda herhangi bir yaratıcılıktan ve oyun gücünden bahsedilemez. O halde oyuncu olmaya karar vermeden önce mutlaka gerçek rol yapabilme yeteneği ile taklitçiliği ayırt etmeye çalışmalısınız.

Son olarak ufak bir tavsiye; eğer gerçekten kendinizde oyunculuk hamuru olduğuna inanıyorsanız Tümay Özokur Atölye'ye gidin ve en ilk adımınızı atın.


24 Eylül 2014 Çarşamba

Oyunculuğa Giden Yol...


Oyuncu olmak istiyorsanız izlemeniz gereken iki farklı yol vardır. Bunlardan ilki görsel sanatlara meraklı olmak ve bunun için gerekli eğitimi almak, ikincisi ise doğuştan gelen bir yeteneğe sahip olarak bunu gene eğitimle desteklemektedir. Eğer kariyer planlamanızı tamamen sahne sanatları üzerinde yoğunlaştırmak istiyorsanız, mutlaka bu iki kurala uymak için çabalamalı ve çok çalışmalısınız. 

Kaliteli üniversitelerin Güzel Sanatlar Fakültesi'ne girebilmek hiç de kolay değildir. Üniversiteye giriş sınavı bir yana, bu sınavdan alacağınız puandan dahi kritik bir önem taşıyan yetenek sınavlarına tabii tutularak daha zorlu bir sürece giriş yaparsınız. İşte bu süreci aşamayan gençler de mecburen kendilerini oyuncu eğitimi veren kurumlar aracılığı ile geliştirerek sektöre giriş yapmaya çalışmaktadır. 

Günümüzde belediyeler de dahil olmak üzere, birçok eğitim kurumunun oyuncu eğitimi verdiğini görebiliyoruz. Ancak bir dizi oyuncusu olabilmek için sadece oyunculuk eğitimi almak yetersizdir. Kamera önü eğitimi, diksiyon, senaryo okuma ve analiz etme, ezber, ses ve diyafram gibi önemli sahne sanatları hakkında da eğitim almak gereklidir. Aksi takdirde kişinin figüranlıktan öteye gidemeyeceğini söylemek mümkündür. 

Oyuncu olma fırsatını yakalamak isteyen gençlerin eğitimlerini bitirdikten sonra güvenilir bir cast ajansı ile çalışmaları gerekmektedir. Çünkü cast ajansları yeni projeler için yeni yüzler arayan yapımcı firmalar ile oyuncu adaylarını bir araya getirmektedir. Buralarda ayrıca şöhret yönetimi ve menajerlik gibi katma değerli hizmetler de verilmektedir. O nedenle tüm gençlere güvenilir bir cast ajansı ile çalışmalarını tavsiye ediyoruz. 

Oyuncu Eğitimihttp://tumayozokur.com.tr/

8 Eylül 2014 Pazartesi

İlk Yazı İle Bir ''Merhaba''


Herkese merhaba.

Uzun süredir televizyon ve oyunculuk dünyası hakkında bildiklerimi anlatacağım bir blog açmayı istiyordum. Ne zamandır istediğim bu bloğu, bugün nihayet açtım ve ilk yazımı yayınlama şansına eriştim. Peki ya neden açtım bu bloğu? Hemen açıklayayım: ülkemizde şöhret olmayı hayal eden birçok genç var. İşte bu gençlere bir yol haritası çizebilmek adına açıldı bu blog. Benim naçizane tercihim olan Tümay Özokur Atölye, bu yolda eminim ki siz gençlere büyük yardımlarda bulunacaktır. Çünkü yazılı ve görsel basının birçok alanında adından söz ettirmeyi başaran Tümay Özokur, 2014 yılının Ocak ayında başlattığı Tümay Özokur Atölye ile televizyon sektörüne yeni yüzler eğitmeyi ve bu kişileri kaliteli projelere kazandırmayı amaçlamaktadır.

Oyunculuk eğitimi almış olun veya olmayın, günümüzde birçok kişinin hayallerini süsleyen televizyon dizilerinde oynamak için sıra bekleyen milyonlarda kişi olduğunu unutmayın. Anlayacağınız televizyon sunuculuğuna, mankenliğe veya oyunculuğa giden yollar hiçbirisi güllerle kaplı değil ve bu yolda sizi birçok zorluk bekliyor. Bu nedenle ilk hedefinizin kendinizi geliştirmek olduğunu asla unutmamalısınız. İyi bir oyunculuk eğitimi alarak bu yolda sizi başarıya ulaştıracak yeterli bilgi birikimine sahip olup kendi geleceğinize bir şans verebilirsiniz.

Oyuncu eğitimi almak isteyenler için kaliteli derslerin verildiği Tümay Özokur Atölyesi'nde Türkçe'yi doğru ve etkili şekilde kullanabilen ve bu sayede senaryoyu düzgün yorumlayabilen oyuncu adayları yetiştirilmektedir. Set adabının farkında olan ve şöhret yönetiminin önemini kavramış olan kişileri yetiştirmeyi amaçlayan bu atölyede siz de geleceğinize yatırım yapabilirsiniz.,

Yapımcıların uzun zamandır sektöre yeni yüzler kazandırmaya çalıştığı günümüzde, siz de oyunculuk hayallerinizi Tümay Özokur sayesinde gerçekleştirebilirsiniz. Bu noktada yapmanız gereken tek şey, her geçen gün kendinizi daha çok eğitmek ve çalışmaktır.